Histamin alerjisi son zamanlarda daha sık gördüğüm bir problem. Bunun birçok sebebi var. Ama en önemlisi yazının ilerleyen kısımlarında göreceğiniz gibi sağlıksız yaşam.

Dolayısıyla artan kötü yaşam tarzı ile daha fazla görmeye hazırlandığımız, tanı koyması oldukça zor ve birçok hekim tarafından atlanan bu durumu sizinle paylaşmak istiyorum. Çünkü histamin alerjisinden (intoleransı) kendi kendinize fark edebilir ve çözüm için harekete geçebilirsiniz.

Sizi daha fazla yormak istemiyorum.

Hazırsanız başlıyoruz!

Histamin nedir?

Histamin vücutta doğal olarak bulunur. Çünkü birçok farklı hayati fonksiyonun gerçekleştirilmesinde önemli rol oynar.

Histaminin en önemli özelliği bağışıklık sisteminin tepkisini göstermesinde etkili olmasıdır.

Örnek olarak herhangi bir alerjik etkene maruz kaldığınızda oluşan kaşıntı, şişme, sıcaklık ve kızarma, histamin’in etkisidir. Ayrıca alerji gibi tepkileri oluşturmanın dışında histamin, bir haberci moleküldür. Yani hücreler arasındaki iletileri taşımaya yardım eder.

Sonuç olarak histamin birçok farklı görevi üstlenen önemli bir molekül. Burada bilmenizi istediğim bir diğer şey ise histamin moleküllerinin sadece beden içerisinde üretilmediği. Çünkü birçok besin histamin içerir ve bu içerik emilerek kullanılabilir.

Dolayısıyla bedeninizdeki histamin düzeyi birçok farklı etkene bağlı olarak değişebilir. Doğal olarak bu durum histamin düzeyi bozukluklarına sebep olabilir.

Hadi histamin ile ilgili günlük verilere dönelim.

Histamin alerjisi (intoleransı) nedir?

Histamin’in ne olduğunu artık daha iyi biliyorsunuz ve gördüğünüz üzere kendisi iki ucu keskin bir bıçak. Yani yaşamak için histamin’e ihtiyacınız var ama bedeninizdeki düzeyi aşırıya kaçarsa tatsız bir hale gelebilir.

Bu tatsız duruma histamin alerjisi diyoruz. Tanım olarak histamin alerjisi, vücut üzerinde bulunan histaminin düzeylerinin artması veya mevcut düzeye vücudun verdiği anormal tepkiler olarak ifade edilebilir.

Gördüğünüz gibi tablo normal alerjik reaksiyon gibi bedeniniz tanımadığı bir bileşene karşı oluşturduğu tepki değil. Bu sadece verilen bir isim.

Durum sadece fazla histamin sonucunda oluşan bir tepki. Daha doğrusu histamin’e karşı bir tahammülsüzlük.

Histamin alerjisinin toplumun %1’lik kısmında bulunduğunu düşünüyoruz. Ayrıca histamin alerjisine sahip bireylerin çoğu (%80’e yakını) kadın.

Peki histamin alerjisinin belirtilerini biliyor musunuz? Çünkü bu belirtiler sizde de olabilir.

Histamin alerjisinin belirtileri

Histamin alerjisinin belirtileri çok geniş bir yelpazede olabilir ve ne yazık ki bu belirtilerin bir çoğu göz ardı ediliyor. Dolayısıyla belirtileri iyi incelemelisiniz.

Histamin fazlalığının belirtileri,

  • Deri üzerinde kaşıntı, kabarma ve kızarma (1),
  • Egzama ve psöriazis,
  • Ani başlayan ateş basması (tıbbi adıyla flushing),
  • Kadınlarda adet düzensizliği (3),
  • Sürekli yaşanan baş ağrısı (demek ki her baş ağrısının kaynağına migren diyip geçmemek gerek),
  • Anksiyete,
  • Çarpıntı ve sürekli düşük tansiyon,
  • Karın ağrısı (sık tekrarlayan ve herhangi bir hastalık ile ilişkisiz),
  • Bulantı ve kusma,
  • Sürekli burun akıntısı (4),
  • Kronik yorgunluk,
  • Reflü ve aşırı mide asit salgısı,

olarak sıralanabilir.

Yukarıda sıraladığım belirtiler birçok kişide hayatının belirli döneminde yaşanabilen durumlardan. Dolayısıyla belirtleri doğru yorumlamak oldukça önemli.

Bu sebeple histamin salgısının mantığı ile ilgili doğru şekilde düşünmelisiniz.

Histamin salgısını arttıran durumlar ve histamin içeren besinleri tüketmek kanınızdaki histamin düzeyini yavaş yavaş yükseltir. Bu sebeple bahsettiğim belirtiler yavaş yavaş -aynı bir volkan gibi- ortaya çıkar. Ardından bulgular iyice belirgin hale gelir ve doğru şekilde hareket edilirse azalır. Aksi halde belirtilerin şiddeti artar ve geçmez.

Yani bahsettiğim bulgular yavaş yavaş gelişiyor, şiddeti artıyor ve belli dönemlerde azalıyorsa bu kandaki histamin düzeyi ile ilişkili olabilir ve şüphe gerektirir.

Histamin alerjisinin nedenleri

Histamin alerjisinin nedenlerini incelerken sistematik olmak zorundayız. Yoksa durumu açıklamak oldukça karmaşık hale gelebilir.

İlk olarak bahsetmek istediğim şey vücuttaki histamini arttıran üç faktör. Bunlar,

  • Histamin’in dışarıdan alımının artması,
  • Histamin vücut tarafından yapımının artması,
  • Histamin yıkımının azalması,

olarak sıralanabilir. Artık faktörleri tek tek incelemenin vakti geldi.

Histamin’in dışarıdan alımının artması: Histamin birçok farklı besin içerisinde bulunur. Özellikle mayalı besinler, işlenmiş et ürünleri çok fazla histamin içeren besinlerin başında.

Ayrıca bağırsaklar üzerindeki bakterilerin bazıları histamin üretir. Dolayısıyla bağırsak üzerindeki bakterilerden histamin üreten gruba dahil olanlarının sayısının artışı daha fazla histamin üretilmesine neden olur.

Bağırsak üzerinde kontrolsüz bakteri üremesi (small intestinal bacterial overgrowth-SIBO olarak adlandırılır) fazla histamin’in dışarıdan alımına neden olur. Bu belirli bakterilerin sayısını arttırmaktan öte bağırsak florasının genel olarak kontrolden çıkma durumudur.

Histamin’in vücut tarafından üretiminin artması: Histamin’in vücut üzerindeki üretimi birçok önemli fonksiyonun devamında rol oynar. Ama histamin üretiminin sürekli olarak uyarılarak arttırılması durumu normal olmaktan çıkarır ve hastalık boyutuna taşır.

Histamin üretiminden genel olarak mast hücresi adı verdiğimiz bağışıklık elemanları sorumludur. Mast hücreleri ise yoğun olarak,

  • Kanda,
  • Deri üzerinde,
  • Bağırsaklarda,

bulunur. Dolayısıyla mast hücresinin yoğun olduğu noktalarda meydana gelen problemler direkt olarak mast hücrelerini uyararak histamin salınımına neden olabilir.

  • Deride çok fazla güneş ışığına maruz kalma (sürekli güneşe maruziyet sonrası kaşıntı görülmesi) aşırı histamin salınımına neden olur.
  • Kanda bağışıklık hücrelerinin düzensiz uyarılması sonucu ortaya çıkan -veya bağışıklık sisteminin düzenini bozan- otoimmün hastalıklar, insülin direnci ve tip-2 diyabet mast hücrelerinin düzensiz uyarılmasına neden olur.
  • Bağırsaklarda ise leaky gut (geçirgen bağırsak sendromu), ülseratif kolit, Crohn hastalığı, gibi sorunlar bağırsak hücrelerine komşu mast hücrelerini uyararak histamin salınımına neden olur.

Histamin’in yıkımının azalması: Vücudunuzun emdiği ve ürettiği histamini etkisiz hale getirmek için birden fazla mekanizmaya sahiptir. Ama bu mekanizmalar bazen yetersiz kalır veya bazı sorunlar nedeniyle etkisini yitirir. Sonuç olarak fazla histamin parçalanamaz ve düzeyi artar.

Bu mekanizmadan en önemlisi ise histamini parçalayan diamin oksidaz enzimidir (DAO). Bağırsak hücrelerinin sağlığını etkileyen itihabi durumlar DAO salınımı azaltır ve aşırı histamin emilimine neden olur.

Eğer bu üç faktörden bir veya birkaçı kontrolden çıkarsa vücudunuza daha fazla histamin girmeye başlar. Bu durum yavaş yavaş histamine bağlı sorunların ortaya çıkmasına sebep olur.

Sorunlar bazen çok histamin içeren bir öğünden sonra görülen kaşıntıyla ortaya çıkar, bazen de bağırsak sağlığının bozulmasını takip eden ve kronikleşen baş ağrısı ile kendini gösterir.

Klinik değişse de histamin aynı şekilde işler ve hastaya zarar verir.

Histamin alerjisinin tedavisi

Birçok hastamın önceden kullandığı ilaçlara baktığımda sorunun aşırı histamin salınımı olduğunun fark edildiğini görüyorum. Ama tedavinin çoğu zaman histamin alıcılarının bloke edilmesine yardım eden ilaçlar tarafından yapılmaya çalışılması durumu değiştiriyor.

Çünkü histamin alıcılarına odaklanmak aşırı histamin salınımını ve alımını engellemiyor. Doğal olarak kan histamin düzeyleri yüksek kalıyor. Ardından yan etkileri sebebiyle uzun süre kullanılamayan histamin reseptör blokerleri olan ilaçlar bırakılıyor. Sonuç olarak histamine bağlı sorunlar tekrar başlıyor.

Burada püf nokta sonuca değil nedene odaklanmak. Çünkü neden odaklı tedavi hem daha kolay, hem de çok daha etkili.

İşte neden odaklı tedavinin basamakları!

Histamin diyeti

Histamin içeren besinlerin çok fazla tüketilmesi bedenin çok fazla histamin yüklenmesine neden olur ve bulgular kötüleşir. Bu sebeple ilk olarak histamin içeren besinleri tüketmeyi kesmelisiniz.

  • Mayalanmış besinler (kefir, sauerkraut, sirke, kombu çayı da dahil),
  • İşlenmiş et (salam, sucuk ve pastırma gibi),
  • Mantar, domates, ıspanak, ananas, çilek, avokado ve kuru meyveler

ciddi miktarda histamin içerir.

Ayrıca histamin içermese de histamin üretimine sebep olan bazı besinler var. Bunları,

  • Çikolata,
  • Kuruyemişler,
  • Narenciye ve diğer asitli meyveler,

olarak sıralayabilirim. Dolayısıyla bu besinleri de kısıtlamak gerekiyor.

Yukarıdaki görseldeki histamin kaynaklarını ayırt etmeye çalışın. Tablodaki histamin dolu yiyecekleri ayırt edebiliyorsanız diyete hazırsınız demektir.

Farkındayım, birçok sağlıklı besin kaynağı histamin içeriyor. Ama unutmayın, bu besinleri sadece bir süre kısıtlamanızı istiyorum. Çünkü kan histamin düzeylerinizin azalmasından sonra bu besinleri tüketmeye yavaş yavaş başlayabilirsiniz.

Tüketmenizi tavsiye ettiğim düşük histamin seviyesine sahip besinler,

  • Taze et ve balık,
  • Yumurta sarısı,
  • Taze sebzeler (domates ve ıspanak hariç),
  • Tereyağı ve hindistan cevizi yağı,
  • Baklagil (çimlendirilmiş şekilde glutensiz baklagiller tercih edilmeli),

olarak sıralanabilir.

Leaky gut tedavisi

Leaky gut (geçirgen bağırsak sendromu), bağırsak bariyerinin bozulması durumunu ifade eder. Bozulan bağırsak duvarı emilimin doğru şekilde yapılamamasına yani istenmeyen organizma, toksin ve proteinlerin kan akışına geçmesine neden olur.

Bu durum bağışıklık sistemini harekete geçirir. Çünkü vücut içerisine yabancı madde istilası söz konusu. Sonuç olarak bağışıklık elemanı olan mast hücreleri aktive olur ve histamin salınımı yapar.

Bunu engellemek için bağırsak geçirgenliğini tekrardan düzenlemeniz gerekiyor.

Leaky gut sendromu için tedavi prensiplerini size bir cümlede açıklamam imkansız. Ama kısaca tüketilen karbonhidratı azaltma, gluten alımını kesme, doğal besinleri tüketme, stresi azaltma ve glutamin supplementasyonu tedavinin ana prensipleri.

Konu hakkında tabi ki ayrıntılar mevcut. Daha fazla bilgi için leaky gut sendromu yazımı inceleyebilirsiniz.

Doğru probiyotik bakterileri seçme

Bazı bağırsak bakterilerinin histamin üretimini arttırdığından bahsettim. Burada önemli olan nokta doğru bakterileri seçerek histamin üreten bakterileri azaltmak ve histamini parçalayan bakterileri arttırmak olmalı.

Ne demek istediğimi aşağıdaki paragraf ile anlayacaksınız.

Yapılan bir araştırmada “bifidobakterium longus ve infantis” tipi bakterilerin histamin salınımını arttırdığını (5), diğer bir araştırmada laktobasilus rhamnosus tipi bakterinin histamin yıkımını arttırdığını görüyoruz (6).

Yani eğer histamin alerjiniz varsa doğru probiyotiği seçmek çok önemli. Burada hekiminiz devreye girmeli ve size özel bir seçim yapmalı.

İnflamasyonu durdurma

İnflamasyon sürekli olarak bağışıklık sistemini aktive etme eğilimi gösterir. Bu sebeple kronik inflamasyonu durdurmak çok önemli.

Yapabileceğiniz basit ve etkili inflamasyon azaltıcı hamleler ise,

olarak sıralanabilir.

Anti inflamatuar besinlerden özellikle zerdeçal, çörek otu yağı ve kekik yağı histamin intoleransı (alerjisi) durumunu ciddi şekilde azaltır.

Tavsiyem öncelikle zerdeçal ve çörek otu yağının denenmesi olacaktır.

Basit gibi görünse de bu değişikliklerin birkaçı bile histamin alerjinizi ciddi şekilde değişitirir.

Doğru destek besinleri bulmak

Histamin moleküllerini parçalayan diamin oksidaz (DAO) enziminden bahsetmiştim. Bedeniniz bu enzimi üretirken bazı vitamin ve minerallere ihtiyaç duyar.

Ayrıca DAO enziminin çalışma sürecinde de bazı vitamin ve mineraller gerekir.

Sonuç olarak bazı vitamin ve minerallerin eksikliği kan histamin düzeylerinizi arttırır. Bu listeye dahil edeceğim en önemli öğeler,

  • B6 vitamini,
  • C vitamini,
  • Bakır,

olarak sıralanabilir. Yani histamin alerjiniz varsa B6 vitamini, C vitamini ve bakır içeren besinleri bol bol tüketmeli veya hekim kontrolünde takviye almalısınız.

Histamin alerjisi: Sonuç

Histamin alerjisi toplumda sık görülmeyen ve bu sebeple dikkat çekmeyen bir hastalık. Ama sağlıksız yaşam koşulları sebebiyle artık daha fazla kişi bu problemden muzdarip ve konu hakkında gerçekten bilgi sahibi olmanızı istiyorum.

Yazının sonuna geldik ve artık siz histamin alerjisinin belirtilerini tanıyor, kan histamin düzeylerinin artışına sebep olan faktörleri biliyorsunuz. Zaten tedavi, histamin artışı sebeplerine ve odaklı ve yapmanız gereken birkaç ufak değişiklik var.

Sonucunu siz de göreceksiniz.

Son olarak histamin alerjisi hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizde de var mı? Fikirlerinizi benimle paylaşmayı unutmayın.